No exact translation found for أُذُنُ السَّبَّاحين
Translate Turkish Arabic أُذُنُ السَّبَّاحين
Turkish
Arabic
related Results
-
nezaket (n.)more ...
-
başak (n.)more ...
-
öyleyse (adv.)more ...
-
sanki (adv.)more ...
-
böyle (adv.)more ...
-
öyle (adv.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
kadar (adv.)more ...
-
permi (n.)more ...
-
kibarlık (n.)more ...
-
kulak (n.)more ...
-
kulp (n.)more ...
-
kabza (n.)more ...
-
tutamak (n.)more ...
-
tutamaç (n.)more ...
-
müsaade (n.)more ...
-
erişim (n.)more ...
- more ...
-
kulakzarı (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
kulak (n.)more ...
-
başak (n.)more ...
- more ...
-
labirent (n.)more ...
Examples
-
Demek yüzmeyi seviyorsun.إِذن أنت سَبَّاحة لطيف
-
Yani, yüzme bilmiyorsun. Bir gün sana öğretirim..إذن لاتجيدين السباحة .بإمكاني تعليمك
-
Ne var yüzme bilmiyorsan. İstersen sana öğretebilirim bir gün..إذن لاتجيدين السباحة .بإمكاني تعليمك
-
Oraya doğru yüz o zaman tatlım.إذن قم بالسباحة إتجاه صوتي
-
Yani yüzmeye gitmen eski bir arkadaşına... ...veda etmenden daha önemliydi?آذن لفآت اِلسبآحهِ كآنت آكثر اِهميه لـ تقوليَ الى اللقآءِ لـ صديقكِ القديم ؟
-
O zaman kanimayı kontrol eden kişi yüzme takımından nefret mi ediyor?الطريقة التي تصرف بها الكانيما حول حمام السباحة إذن آيأً يكن من يتحكم بالكانيما يكره فريق السباحة ؟
-
Yok, yok, sabahleyin yüzerken kulağıma biraz su girmişti.لا، لا، بعض الماء علق في أذني ليس إلا من سباحة هذا الصباح المجانية
-
'Çıplak yüzmek"ten kastın mayosun yüzmekse böyle bir şey hiç olmadı.حسناً، إن كنتِ تقصدين بالسباحة عارياً فهي لم يكن لديها بدلة سباحة مطلقاً إذن لم يحدث هذا مطلقاً
-
Bişeyelr satmak için burdayım - Ben satışta uzmanım...حسنا،إذن إنتقلت من حوض السباحة إلى بيع الأفرشة (هذا تطور ملحوظ يا(آدم أنا رجل أعمال ناجح جدا في هذا المجال